Çok Yaşa Allende-2


Utku Beycan 27.06.2023

1970 Seçimleri; Kahraman Doğdu!


Polislerin yaptığı katliamlar, Frei hükümetinin fiyaskoları, faşist çetelerin şiddet gösterileri gerçekleştikçe Unidad Popular gücüne güç katmıştı. ‘’Aklımda son Halk Birliği mitinginin muazzamlığı varken iyimser olmamam mümkün değildi. Bu son gösteri, yapılanların en gösterişlisi, en neşelisi, en şenliklisi, en meydan okuyucusuydu ... İnsan sayısı sekiz yüz bine ulaşmıştı ve o kadar insanın “Venceremos”u söylemesi inanılır gibi değildi.’’ diyordu Jara(1).


Allende’nin başkan olması, her zamankinden daha olasıydı. 00.05’te Allende’nin seçimi kazandığı haberi geldi. Jara, zafer haberinin gelişinden sonrasını şöyle anlatıyor; ‘’Kalabalık Allende sesleriyle inliyordu. İnsanlar sokakta dans ediyor, el ele tutuşuyor, zincirler, çemberler kuruyor, ateşler yakıyordu. Kent merkezinin geniş caddeleri birden civar köylerden gelen köylülerin atları ve kağnılarıyla dolmuştu.’’


‘’Daha sıkı sarıl yoldaş! Çekinilecek zaman değil.’’ demişti Allende, tebrik etme sırası Jara’ya geldiğinde(2).


Muhalifler’’in seçime ilk tepkisi, duvarlara ‘’Allende=kaos’’ yazmak oldu. Bazı özel şirket sahipleri, paralarını bankalardan çekip yurtdışına kaçıyordu. Spekülasyon ve yapay kıtlık yaratmak için mal ve gıdalar stoklanıyordu(3). Allende’nin milliyetçi rakibi ve kağıt tekeli sahibi Alessandri, bir gecede tuvalet kağıtlarının piyasadan çekilmesini sağlamıştı(4).


Şili anayasasına göre başkan mutlak çoğunluğu sağlayamazsa(ki Allende sağlayamamıştı), kongrenin başkanlığı onaylaması gerekirdi(3). Alessandri, bunu önlemek için Hristiyan Demokratlar’ın sağcı kanadıyla Allende’ye karşı ittifak kurmaya girişmişti(4). Şili’ye CIA ajanlarının akın ettiği söylentisi kol geziyordu. Allende’ye karşı başarısız bir suikast girişiminde bulunulmuştu ve polis, sağcı terör gruplarına karşı kılını kıpırdatmıyordu. Olası bir darbe için büyük engel teşkil eden, demokrasi yanlısı ve darbe karşıtı Genelkurmay Başkanı Rene Schneider de ordu içindeki aşırı sağcılarca öldürülmüştü(5).


Yine de Hristiyan Demokratlar’ın solcu kanadının desteğiyle Allende, 3 Kasım’da başkanlık sarayına oturdu(6). ‘’Halk Birliği’ne oy vermemiş ve hayatlarında hiç mitinglerde dans etmemiş pek çok meslektaşımız halktan gelen neşe yüklü kutlamaların büyüsüne kapıldı ve en sağcıları bile böylesi coşku ve sevgi sunan seyirci karşısında yakınacak bir şey bulamadı.’’ diyor o günler için Jara(7).


Allende Şili’sinde dayanışma kültürü hemen saçaklanmaya başlamıştı. Yaz tatilinde Allende yanlısı öğrenciler köylere hasatlara yardım etmeye gidiyordu. Sanat, küçük köylere kadar nüfuz ediyordu. Hükümetin yaz kampları sayesinde pek çok çocuk denizle tanışıyor, önceden polisin tazyikli su sıkmakta kullandığı araçlar da fakir mahallelerde su dağıtımlarında kullanılıyordu(8). ‘’Brigadas’’lar harika eserler veren duvar ressamlarına dönüşmüştü ve halk, duvar boyamalara fiilen katılır olmuştu. Önceden duman grisi olan duvarlar, setler ve sınırlar, artık rengarenkti(9). Allende’ye karşı öyle bir halk desteği vardı ki, 11 Eylül 1971’de(öldürülmeden tam 2 yıl önce) Allende bakır madenlerini kamulaştırırken, Milliyetçi Parti bile bu reforma ret oyu verecek cesareti gösteremedi. Devasa bir reformdu bu; nitekim ülke ihracat gelirinin 3’te 2’si, çokuluslu şirketlerin elindeki bu madenlerden geliyordu. Allende, gezilerinde bu bakır şirketlerinin önünde muazzam kalabalıklarca alkışlanıyordu(10).


Aşama Aşama Allende’nin Devrilişi


Latin Amerika’da başarılı bir sosyalizm deneyiminin sorun yaratacağı baştan belliydi. Allende seçildiğinde, 1956 yılında başlayan bir projeyle, serbest piyasacılığın Kabe’si olan Chicago Üniversitesi’nin adeta Şili’deki uzantısına dönüşen, Chicago kontrolündeki Şili Katolik Üniversitesi’nden pek çok öğrenci, faşist Patria y Libertad’a katıldı(11).  Başkan Nixon’ın CIA yöneticisi Richard Helmes’e meşhur ‘’(Şili’de) ekonomiye çığlık attırın’’ emrini vermesi uzun sürmedi(12).


Allende’nin kamulaştırmalarına karşı Amerikan şirketleri ve hükümeti, Allende daha göreve başlamadan ona karşı bir savaş komitesi kurdu. Komitede Şili’deki holdingler, Şili’de varlığı olan ABD’li maden şirketleri ve komitenin fiili lideri, Uluslararası Telefon ve Telgraf Şirketi(ITT) vardı. Bu şirket, Allende’nin millileştirdiği telefon şirketlerinin %70’ini elinde bulunduruyordu(13). Daha Allende göreve gelmeden önce CIA ve Dışişleri Bakanlığı’yla gizli planlar hazırlamış, Allende’nin muhaliflerine 1 milyon dolar rüşvet vermişti. Üst düzey yöneticileri ‘’çığlık attırma’’ amacı için Kissinger’la ortak çalışıyorlardı, ve Nixon yönetimine Şili’de bir darbe yapılmasını da bu şirket önermişti. Komitenin amacı Şili’yi abluka altında bırakmak, dış ticaretini kısıtlayıp dolar girişini önleyerek Allende’nin elini kolunu bağlamaktı(14).


Allende’nin göreve gelişinin birinci yılında, Şili’nin üst düzey iş adamları, bir rejim değişikliği stratejisi yaratma amacıyla Vina del Mar şehrinde bir araya geldiler. Geliştirilen stratejilerden biri, orduyla irtibat kurmak, ve oluşturulan alternatif hükümet programlarını Silahlı Kuvvetler’e iletmekti(15). Bu programı tasarlamak için Chicago’lu serbest piyasacı iktisatçılar bir araya gelmişti. Grubun liderliğini Chicago Okulu’ndan Sergio de Castro ve Chicago’nun Şili’deki uzantısı olan Katolik Üniversitesi’nden Sergio Undurraga yapacaktı. Şili için radikal bir neoliberal program hazırlama adına bir araya gelmiş bu grubun finansmanı da büyük oranda(fonun %75’i) CIA’di(16). Grubu bir araya getiren Şili’nin zenginlerinden Katolik Üniversite’li Orlando Saenz de ayrıca, darbede büyük etkisi olan faşist Patria y Liberatad’ın finansörlerindendi. İleride, 73 darbesinden sonra, Dışişleri Bakanlığı Ekonomik Danışmanlığı da dahil olmak üzere cunta hükümeti içerisinde çeşitli görevler üstlenecek, darbenin  organizatörlerinden olduğunu bizzat itiraf edecekti(17).


Çözüm bulma arayışları gitgide daha fazla şiddet içerir hale geliyordu. Chicago’lu iktisatçılar, ortaya çıkardıkları programın kısa bir özetini, CIA’in finanse ettiği El Mercurio gazetesiyle ilişkili iş adamı Roberto Kelly aracılığıyla donanmaya ulaştırdı(16). El Mercurio gazetesi, Allende hükümetine karşı kampanyayı sürdürmek için CIA'den binlerce dolar alıyordu(18). Bu gazetenin merkezi, Şili’de darbe başladığında, ileride Şili’nin bakanları ve ekonomistleri olacak, ABD’den gelen Chicago Okulu ekonomistlerinin kampına dönüşecekti(19).


Chicago’luların orijinal programı 500 sayfaydı. Donanma, programı kabul ettiğinde Chicago’lular, uygun bir darbe ortamı yaratma çalışmalarını hızlandırdılar(16).


Kasım 1971’de CIA’in, ondan beslenen medyanın ve sermaye çevrelerinin çabası sonuç verdi, ve Allende karşıtı bir eylem düzenlendi. Katılımcıların çoğu kadındı. Ellerindeki boş tencere ve tavaları birbirine vurarak yürüdükleri için, eyleme ‘’Tencere, tava yürüyüşü’’ ismi takıldı. Bu kadınlara, işverenlerince gecelik izin, ve bir miktar para verildiği söylentisi dolaşıyordu ve eylemciler, kortejin çevresindeki silahlı Patria y Libertad’lı gençler tarafından güya korunuyordu(20). Birkaç ay sonra Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın bir oturumunun Santiago’da düzenlenmesini fırsat bilen tencere-tavacılar, bir gösteride daha bulundular. Unidad Popular, bu gösteriye çok daha kalabalık başka bir eylemle cevap verdi(21). Bu şaşırtıcı değildi, çünkü Allende döneminde, yoksulların yaşam standartlarında gözle görülür bir iyileşme vardı. İşsizlik büyük ölçüde azalmış, kadınlar da iş bularak üretim sürecine katılmışlardı(22).


Yine de Allende’yi devirme çabalarının tek sonucu bu başarısız gösteriler değildi. Unidad Popular, parçalanmaya dair emareler göstermeye başlamıştı. 1971 Haziran’ında Unidad Popular ve Hristiyan Demokratlar’ın arasındaki barış süreci sırasında, kendilerine Vanguardia Organizada del Pueblo adını veren bir grup, Hristiyan Demokratlar’ın eski içişleri bakanı katliamcı Zucovic’i öldürdüğünde, barış görüşmeleri kesildi(23). Allende, daha önce bu grubun hapishanedeki üyelerine af çıkarmıştı(24).


1972 Mayıs’ında Unidad Popular’ı oluşturan partilerden Movimiento de Izquierda Revolucionaria(MIR), Unidad Popular programının modasının geçtiğini açıklayıp birlikten bir hizip kopararak kendi ittifakını kurmaya girişti(25). Daha sonra MIR’in liderlerinden birinin, askeri cuntanın gizli polis teşkilatı DINA’nın baş işkencecisi olduğu ortaya çıkacaktı(26).


Sokak şiddetinde de artış vardı. Faşist gruplar, yolda devirdikleri toplu taşıma araçlarını ve lastiklerden kurdukları barikatları yakıyor, Şili sokaklarında askeri düzende yürüyüş yapıyorlardı. Çocuklardan oluşan çeteler kent merkezlerine iniyorlardı(27).


Allende’ye karşı kurulan, CIA ve ITT’nin liderlik ettiği savaş komisyonu, artık istikrarsızlaştırma planını devreye sokuyordu. 1972 Ekim’inde özel bir şirket, Şili madenlerine ambargo koyduğunda Şili dış ticareti büyük yara aldı. Yeni bir yara, kamyon sahiplerinin greviyle lojistikte açıldı. Bir patron greviydi bu. Amaç, Şili’yi durgunluğa sürükleyerek Allende’yi devirmekti(28). CIA, 1970 ve 73 yılları arasında, Şili’deki karşı devrimci faaliyetlere 8 milyon dolar akıtmıştı(29). Grevin destekçilerinden biri Orlando Saenz’di(17). Kamyon filoları, onları destekleyen toprak  sahiplerinin arazilerindeki stratejik noktalara kamp kuruyordu. Silahlı gruplar çalışmakta olan kamyonlara saldırıyor, lastiklerini parçalıyordu(28). Petrol fiyatları uçmuş, yoksul mahallelerde ısınmayı ve yemek pişirmeyi sağlayan parafin piyasadan kalkmıştı. Temel gıda malzemelerinde kıtlık baş gösterdi(30).


Grevin etkisi büyüktü; tohumlar zamanında ulaşamadığı için ekimler gecikiyor, fabrikalarda hammadde kıtlığı üretimi düşürüyordu(31). Greve Allende ve destekçileri, organize bir dayanışma hareketiyle karşılık verdi. Gönüllüler, parafin ve gıda dağıtımı yaptı. İşçiler üretim rekorları kırdı Unidad Popular yandaşı doktorlar, çift mesaiye kalmaya başladılar(30). Bu örgütlü dayanışma hareketi, grevi başarısız kıldı ve grev sona erdi(32).


Büyüklü küçüklü işadamlarından oluşan komitelerin abluka çabaları da, CIA’in üretimi durdurmak için sözde grevcileri ve diğer karşı devrimci güçleri fonlamak için ayırdığı 8 milyon dolar da, Allende’yi kan akıtmadan devirmeye yetmedi. 1973’te Allende seçimleri, bu sefer daha da yüksek bir seçmen desteği oranıyla tekrar kazandı(33). Şili tarihinde görev süresi içinde yapılan seçimlerde oy oranını yükselten bir başkana daha önce rastlanmamıştı. Bu gidişle 1976 seçimlerini de Allende’nin kazanma olasılığı yüksekti. Yapılması gereken şey belliydi(34).


İç savaş tehdidi gözle görülüyordu. Endonezya’da 1965,1966 katliamlarında 500 000 kişiyi öldüren faşistlerin sloganı ‘’Cakarta geliyor’’, ve Patria y Libertad’ın kendi şiddet eylemlerine verdikleri isim, Örgütlü Sivil Eylem Sistemi’nin kısaltılmışı SACO, duvarlarda görülüyordu(35). Nobel’li sosyalist şair ve Allende’nin yakın dostu Pablo Neruda, 26 Mayıs’ta televizyonda vatandaşları iç savaşa karşı uyarıyor, ivedilik çağrısında bulunuyordu(36). CIA’in Şili’deki gizli eylemleriyle ilgili açıklamalar Washington Post’ta yayınlanıyordu(37). Sokaklardan gelen çığlık ve patlayan gözyaşı bombası sesleri, yükselen dumanlar, sokak kavgaları gündelik hayatın bir parçasına dönüşmüştü(38).


Unidad Popular üyeleri kendi içinde anlaşmazlığa düşmüştü. Bir kesim tehdidin önüne geçmek için diyalog çağrısında bulunurken, bir kesim mücadele verme taraftarıydı(37). Başarısız, küçük bir darbe girişiminden sonra(39) Allende bir kez daha Hristiyan Demokratlar’la anlaşmayı denedi, fakat Hristiyan Demokratlar artık ilgilenmiyordu. Unidad Popular içinde de birlik bozulmuştu. Büyük darbenin tohumları ekiliyordu. Darbeye engel olabilecek demokrat subaylar öldürülüyordu(40). Schneider’den sonraki ilerici ve demokrat Genelkurmay Başkanı Carlos Prats de tepkiler sonucu istifa etmişti. Sağcı askerler ve polisler Unidad Popular’ın güçlü olduğu yerlerde baskınlar yaparken, Patria y Libertad’ın silahlarına kimse el sürmüyordu.


26 Temmuz’da yeni bir patron grevi başladı(41). ABD donanmasının gemileri, Şili denizlerindeydi; ki Şili donanması önceden, Chicago’lu iktisatçıların programlarının özetini okur okumaz darbeye ikna olmuşlardı(42). Parafin ve gıda kıtlığı nüksetti. Azami noktalar bombalanarak büyük ölçekli elektrik kesintileri yapılıyordu(43). Şili’de bağımsızlığın kutlandığı 18 Eylül’den önce darbe yapılacağı dedikoduları iyice yayılmıştı(44).


Kaynakça


1: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 171


2 : A.g.e, sf  175


3 : A.g.e, sf 177


4: A.g.e, sf 178


5: A.g.e, sf 179


6: A.g.e, sf 180


7: A.g.e, sf 181


8: A.g.e, sf 182


9: A.g.e, sf 184


10: A.g.e, sf 195


11: Naomi Klein, Şok Doktrini, Agora Yayınları, 2. Basım(2015); sf 94


12: https://www.indyturk.com/node/241876/k%C3%BClt%C3%BCr/bir-y%C3%BCz-bir-insan-salvador-allende


13: Naomi Klein, Şok Doktrini, Agora Yayınları, 2. Basım(2015); sf 86


14: A.g.e, sf 87


15: A.g.e, sf 94


16: A.g.e, sf 95


17: https://es.wikipedia.org/wiki/Orlando_S%C3%A1enz


18: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 197


19: Naomi Klein, Şok Doktrini, Agora Yayınları, 2. Basım(2015); sf 102


20: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 204


21: A.g.e, sf 214


22: A.g.e, sf 205


23: A.g.e, sf 216


24: https://es.wikipedia.org/wiki/Vanguardia_Organizada_del_Pueblo#:~:text=La%20Vanguardia%20Organizada%20del%20Pueblo,la%20v%C3%ADa%20insurreccional%20al%20socialismo.


25: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 215


26: A.g.e, sf 217


27: A.g.e, sf 218


28: A.g.e, sf 219


29: https://www.nytimes.com/1974/09/08/archives/cia-chief-tells-house-of-8million-campaign-against-allende-in-7073.html


30: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 220


31: A.g.e, sf 221


32: A.g.e, sf 223


33: Naomi Klein, Şok Doktrini, Agora Yayınları, 2. Basım(2015); sf 88


34: Joan Jara, Yarım Kalan Şarkı; Victor Jara, Versus Yayınları, 1. Baskı(2010); sf 242


35: A.g.e, sf 242


36: A.g.e, sf 244


37: A.g.e, sf 246


38: A.g.e, sf 248


39: A.g.e, sf 253


40: A.g.e, sf 256


41: A.g.e, sf 257


42: A.g.e, sf 259


43: A.g.e, sf 261


44: A.g.e, sf 265